Amma ve lakin henüz daha çocuk rahim yoluna girmiş ıkınma sürecindeyim.
İnanır mısın suni sancıyla doğurmaya çalışıyor gibiyim..
Aklımdakiler aklımda mı, çalıştıklarımı gerçekten çalıştım mı bilemiyorum.. ben nasıl çalışıyorum hiçç beğenmiyorum kendimi, eh zaten burada başlıyor içsel sorgulamalar.
İşten gel ders çalışmak için zorla, yemek falan vs işlerini hallet saat 9'da otur sonra çalışmaya çalışırken uykun gelsin, uykuyla savaş hamurişi ya da şeker tüketme, çaya kahveye aban, falan derken hoppala güm yatak ve ertesi gün.. Sadece hafta sonu kapanabilirsen ne ala.. Arkadaşım böyle doktora yapılmaz aslında, derdim bu..
tamam işe gidiyoruz yeterliliğe hazırlanıyoruz her şey güzel.
Lakin iş yerinde çılgınca işlerin birikmesi, sürekli adımın çağırılıyor olması, sürekli bu acil bunu yetiştirelim denmesi şu aranın en enteresan olayı. Kamu görevlileri 8-5 çalışırlar kardeşim, bizde bir yerde bunun için ordayız, lakin benim üzerimde bir özel sektör havası var, eve iş götürmeler, hafta sonu sunum hazırlamalar, hastayken yazılar yazmalar falan. Gerçekten kamunun tarihine geçeceğim.. Bi şutlanmam eksik ki aman yeller alsın, sular seller aksın..
Neyse aslında sıkıcı ve daral bir süreç.
Yazamıyorum buraya da bir şey hiiç zamanım yok.
Şimdi biraz odaya çekildim de ders çalışmaya.. Ondan yazdım.. Yani pabucumun dersi oldu bu gece de..
Şikayet değil bunlar. Durum bildirimi. Hani yoktum ya ne zamandır. Bunlardan sebep.
Gölgelerin Gücü Adınaaaa!Esra ve Ben :)
Bu ağacı çok sevdim, kim yaptıysa eline sağlık, çok cici..
Bu da Gülhane'nin bitiminde, Sarayburnu'nda Setbaşı çay bahçelerinden İstanbul..
Ps. Sevgili +Kahve Tadında ve diğer arkadaşların "mim" yazılarına karşılık veremedim, ilgileneceğim, burada hatta bir açılım yapmayı da düşünüyorum ama şu Nisan'ı bir atlatalım arkadaşlar, bana biraz özel izin piliiizz :))