Dün ne güzeldi,
Neslihan'ı aylardır görmemiştim, Gizem İngiltere'den geldi ve hep birlikte Nişantaşı Cookshop'ta yemek yedik..
Çok özleyince dostlarını saatler nasıl geçmiş anlamıyorsun.. Pek bir cici muhabbet oldu.
Gizem süper, tezini bitirmek üzere..
Nesli de beli dışında iyi..
So, herkes iyi.. :))
Eve gider gitmez uyudum.
İki gündür eve gidip sadece uyuyorum. Böyle bir hal..
Bu akşam kuzenim benim dolabımdan elbise bakmaya gelecek. Yine düğünler, yeni düğünler :)))
Neyse benim düğün falan yok bu sene sanki rahatım ohhh :)
Şu an iş yerindeyim ama hem uyuklamakta hem de bana verdikleri şu tatsız işi bitirememekten dolayı aslında pek bir sıkıntıdayım. Rüyamda bile şefimi görüyorum günlerdir, ay bu ne..
Ve sabah sabah Ege'nin Şebnem'inin babasına yazdığı doğumgünü mesajını okuyunca Facebook'tan, ağla ağla kendimi tutamadım.. Saat 7,30 civarı gerçekten Kadıköy'de motora koşarken hüngür şakır oldum.. İçim doldu, acıdı. Duyguların insanı ne halde ne şekilde yakalayacağı belli olmuyor.. İnsanlarda sanırım benim halime bakınca oldukça meraklanmışlardır. Bu pür makyaj kız sabah sabah neye ağlıyor diye..
Acılar var derinlerde, tak diye çıkıveriyor kontrolsüzce..
Ama yinede bugün bizim günümüz olsun, ee Cuma en sevdiğim...
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder